9. SINIF DİL VE ANLATIM DERS KİTABI CEVAPLARI - EKOYAY 4. ÜNİTE KELİMEDE ANLAM VE KAVRAM- SAYFA- 72-77
■ Geçmiş yıllarda kelimenin yapısı ile ilgili öğrendiklerinizi tekrarlayınız.
Kelimeler basit, türemiş ve birleşik kelime olmak üzere üçe ayrılır.
❏ Dilin anlamlı en küçük birimi nedir?
Dilin anlamlı en küçük birimi kelimedir.
❏ “Kelebek” kelimesini duyunca Türkçe bilen herkesin zihninde niçin aynı şekil oluşur?
Çünkü her kelimenin çağrıştırdığı bir ilk anlam vardır. Sözcük telaffuz edildiği vakit bu anlam zihinde canlanır.
❏ Kelebek kelimesinin yazılışı, ses olarak karşılığı ve kelebek şekli arasında ilişki nasıl
kurulmaktadır?
Harfler seslerin şekille ifadesidir. Aynı zamanda bu sesler kelebeğin sembolleridir. Bu semboller söylendiği zaman kelebek çağrıştırılmış olur.
❏ Sözlük anlamı aynı olan kelimeler her cümlede birbirinin yerine kullanılabilir mi?
Niçin?
Hayır, birbirinin yerine kullanılamaz. Özellikle mecaz anlamda kullanılmış ise sözcük değiştirildiği zaman bu anlam bozulur. Bazı yerde ise kalıplaşmış ifade şeklinde kullanılan sözcükler değiştirilemez.
❏ Metnin özelliğine göre kullanılan kelimeler de farklılık gözlenir mi? Düşüncelerinizi
söyleyiniz.
Evet, metnin özelliğine göre kullanılan kelimelerde farklılık gözlenir. Sanat metinlerinde sözcükler kendi anlamlarının dışında başka anlamlara gelecek şekilde de kullanılırlar.
◆ Metne göre kelimelere anlam veren nedir?
Metne göre kelimelere anlam veren hayatın ta kendisidir.
◆ Bir varlığın veya kavramın ifade edilebilmesi için insanların hayat içerisinde kalarak bizzat o varlığı görmeleri veya durumu yaşamaları niçin gereklidir?
Etrafımızdaki varlıkları, nesneleri, kavramları, kısacası her şeyi tecrübe ederek, duyarak, görerek öğreniriz. Bir insan kelebeği hiç görmeden ismini öğrense kelebeği gördüğü zaman ne olduğunu bilemez. Aynı şey diğer varlık ve kavramlar, eşyalar için de geçerlidir.
(Varlık) (+) (Ses karşılığı) = (Varlığın kendisinden ve ses
karşılığından soyutlanmış hâli)
Yukarıdaki şemayı inceleyiniz. Şemadan yararlanarak
simge ve kavram kelimelerinin oluşumu hakkında fikir yürütünüz. Ulaştığınız sonucu aşağıya yazınız.
Kainatta var olan nesne, canlı ve kavramları karşılamak için ses simgeleri üretilir. Bu simgeler zamanla zihnimizde kavramı ortaya çıkartır. Yani kavram seslerin zihnimizde çağrışımlarıdır.
·
Gül kelimesini duyduğunuzda aklınıza ilk gelen varlık nedir?
Gül kelimesini duyduğunuzda aklınıza ilk gelen varlık nedir?
Gül kelimesini duyduğumuzda aklımız ilk gelen kırmızı gül bitkisidir. Bazısı için gül isminde bir kişi varsa o olabilir.
· Aklınıza ilk gelen kavramın gül kelimesi ile ilişkisini aşağıda boş bırakılan yere yazınız.
Aklımıza ilk gelen kavram gül kelimesi ile anlatılmak istene varlığın kendisidir.
· Siz de başka kavramlarla benzer bir alıştırmayı aşağıdaki tabloya yazınız.
Ses karşılığı gösteren
3. Etkinlik
Kavramların oluşması için önce varlığın kendisi sonra onun ses karşılığı olması gerekir. Yani
Varlık, ses karşılığı(simge), gösterge, kavram
Kavramlaştırma yaparken her duyduğumuz kavramı görmek zorunda değiliz. Bazı kavramların gözle görülebilir bir karşılığı yoktur. Soyut kavramların gözle görülebilir karşılığı olmaz.
4. Etkinlik
Aşağıdaki yazılardan anlamlı olanlarını işaretleyiniz.
tah ( ) ağaç ( X ) tö ( ) zu ( ) elma ( X )
ev ( X ) kuraklık ( X ) fü ( ) üş ( ) araba ( X )
“Çizgili elbisesini çıkarıp tahta sandalyeye oturdu.”cümlesinde anlamı ve görevi
olan ses birliklerini aşağıda boş bırakılan yere yazınız.
Çizgi elbise çık tahta sandalye otur
“Karınca” kelimesini duyunca karıncanın hangi özellikleri zihninizde canlanır? Aşağıda boş bırakılan yere yazınız.
“Karınca” kelimesini duyunca karıncanın şekli gözümüzde canlanır.
“Karınca gibi adamsın.” Cümlesinde karıca küçük, zayıf, güçsüz anlamında kullanılırmıştır. Veya çok çalışkan anlamı da çıkabilir.
Karınca kararınca geçinip gidiyoruz. Bu cümlede de kanaatkar anlamında kullanılmıştır.
5. Etkinlik
“Beyaz-ak” örneğinde olduğu gibi aynı anlamda veya yakın anlamda olan kelimeler belirleyip aşağıdaki satırlara alt alta yazınız.
Kara- siyah: Üzerine siyah bir elbise giymişti. Ocağın çıkardığı isten üstü başı kapkara olmuştu.
Al- kırmıızı: Yeleleri al bir ata binmişti. Kırmızı bir araba almaya gitti.
Güç- takat: Bu olay bütün gücünü alıp gitmişti. Dayanacak takati kalmamıştı.
Güç-zor: Yaşadıklarından sonra çok güç ikna olmuştu. Zor bir işe girmişti bu yıl.
Defterinize “büyük-yüksek” ve “ulu-uzun” kelimeleriyle birer cümle yazınız
Çok büyük bir ev almıştı.
Yüksek bir tepeden İstanbul’u seyrediyordu.
Ulu bir çınar gibi dimdik duruyordu bu yapı.
Uzun ince bir yoldayım.
Sözcükler her ne kadar eş ya da yakın anlamlı olsa da kullanıldıkları cümleye göre farklı anlamlar kazanabilirler. Özellikle mecaz anlam ifade ettikleri cümlelerde bu sözcükler birbirinin yerine kullanılamazlar.
ANLAMA VE YORUMLAMA
◆ Kelimeler, niçin her cümlede sözlükteki anlamında kullanılmaz? Kelimelerin farklı değerler kazanması dilin hangi özelliğini gösterir? Aşağıda boş bırakılan yere yazınız
Çünkü bir sözcüğün gerçek anlamının yanında yan ve mecaz anlamaları da vardır. Sözcüklerin farklı anlamlar içermesi dilin anlam yönünün zenginliğini fakat sözcük yönünden kısırlığını gösterir.
“Hayat ve Kelimeler” adlı metinde kelimelerin nasıl anlam kazandığı anlatılmaktadır. Metinden çıkardığınız sonuca göre “kelime ve anlam” konusunda bir yazı yazınız.
Kelimeler de dil gibi canlı varlıklardır. Sahip oldukları anlamların dışında zamanla yeni anlamlar kazanabildikleri gibi bir anlamda birkaç kelime de kullanılabilir. Bu özellikler hem kelimenin kendisine ait olabilir, hem de diğer kelimelerle olan anlam ilişkisini gösterebilir. Burada kelimelerin anlam özelliklerinin yanı sıra kelimeler arasındaki anlam ilişkileri de karşımıza çıkmaktadır. Kelimeler tek başlarına anlamlı olabildikleri gibi cümlede veya söz içinde kullanılışlarına göre yeni anlamlar da kazanabilirler, aralarında anlamdaşlık sesteşlik gibi ilişkiler de barındırabilirler.
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
1. Yakın anlamlı kelimeler niçin birbirinin yerine kullanılamaz?
Yakın anlamlı kelimeler yazılışı ve okunuşu farklı olan, anlamdaş gibi göründüğü hâlde birbirinin yerini tamamen tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan kelimelerdir. Bunlar çoğunlukla Türkçe kelimelerdir. Bu yüzden birbirinin yerine kullanılamazlar.
2. Kavramlaştırma (soyutlama) nasıl oluşur?
Bir varlığı, olayı, duyguyu ve düşünceyi seslerle (sözcüklerle) simge hâline getirme.
İnsanoğlu varlıkları, duygu ya da hayalleri, ses bileşenleri yardımıyla simge hâline getirir. Böylece kavramlar oluşturulur. Kavramlaştırma, var olandan hareketle gerçekleştirilen bir tür soyutlama sayılır. Anlamlandırma sürecinde kavram bir taraftan ses imgesine, gösterilene, öte taraftan adlandırılacak hususa (göndergeye) bağlıdır. Bu yönden bakıldığında dildeki kelimeler; nesne, olay, duygu veya düşüncelerin simgeleri niteliğindedir.
3. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri doldurunuz.
• Kelimede anlam ……varlığı zihinde canlandırma…. ile oluşur.
• Kelime ile anlam arasında _________________________ bir ilişki vardır.
• Dilin anlamlı en küçük birimine ___ sözcük____ denir.
4. Aşağıdaki cümlelerin başına, verilen bilgiler doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
-D
-Y
-D
5. Aşağıdakilerden hangisinin ses bileşimi ile simge hâline getirilmesi kelimeyi oluşturmaz?
A) Olay B) Varlık C) Müzik D) Duygu E) Hayal
Hiç yorum yok: