Sanat, bilim ve meslek dallarında ün yapmış kişilerin kendi hayatını, yaşadığı dönemde başından geçenleri veya tanık olduğu olayları kendi gözlem ve izlenimlerine bağlı kalarak anlattığı yazı türüdür. Anı yazma, insan oğlunun yaşadığı, geride bıraktığı olay ve olguları anlatma, başkalarıyla paylaşma ihtiyacından doğmuştur.
Anı Türünün Özellikleri
1. Anı türünde amaç, yaşanılanları başkalarıyla paylaşmaktır.
2. Tanınmış bilim, sanat ve siyaset adamlarının kaleme aldığı anılar, onların hayatlarını ve dönemlerini aydınlatması bakımından önemlidir. Çünkü yaşanmakta olanı değil, yaşanmış olanı anlatan anı türü, geçmişin tanığıdır.
3. İnsanların kendilerini anlatırken ne kadar samimi ve gerçekçi olabileceklerini düşündüğümüzde anı yazmanın zorluğu ortaya çıkacaktır.
4. Yazar, olayları kendi bakış açısından anlatır.
5. Kimi anılarda yazar, geçmişi yönlendiren olayları, ünlü sanatçı ya da politik kişileri anlatır. Önemli kişilerin anlatıldığı anılara "anı portre" denir.
6. Yazar, anılarını yazarken, anlattığı dönemle ilgili tüm yazılı kaynaklardan, canlı kaynaklardan, fotoğraf gibi belgelerden yararlanır. Bu nedenle anı türündeki bir yazı tarih bilimine de kaynak olur; fakat yazar, yazdıklarını yüzde yüz belgelendirmek zorunda değildir.
7. Babür Şah'ın Babürname adlı eseri ilk anı eseri kabul edilir. Anı türünde çok başarılı örnekler verilmiştir. Ziya Paşa'nın "Defter-i Amal", Muallim Naci'nin "Ömer'in Çocukluğu", Halit Ziya Uşaklıgil'in "Kırk Yıl, Saray ve Ötesi", Falih Rıfkı Atay'ın "Zeytindağı, Çankaya" adlı eserleri anı türünün edebiyatımızdaki en önemli ürünleridir.
Hiç yorum yok: